Zeytin ağacı ve İncir ağacı ikisi de kadim ağaçlardır.

İncir ağacı meyvesi, yaprağı mitoloji de tarihi alıntılarda ve kutsal metinlerde kendine yer bulur. 80 milyon yıldır dünyamızda var olan incir ağacı 5000 yıl öncesinin Sümer yazıtlarında da adı geçer. Her zaman kutsal bir ağaç olagelmiştir. Yunan mitolojisinde incir ağacının koruyucu özelliği vardır. Meyvelerinin besin değeri çok yüksektir. Yaklaşık 1200 canlı türünü besleyen incirin gövdesindeki yumrular doğurganlığı sembolize eder.
Zeytin ağacı, meyvesi ve yağı yüzyıllar boyunca insanlar tarafından kullanılan çok değerli, ölümsüz bir ağactır. Efsanelere ve kutsal kitaplara bolca konu olan zeytin, barışı, bolluğu bereketi, bilgeliği ve ölümsüzlüğü simgeleyen kutsal bir ağaçtır.
Antik dönemde Homeros’un “sıvı altın” dediği zeytinyağını Hipokrat şifa verici olarak tavsiye eder. Filozof Aristotales, zeytin ağacını daha geniş boyutta düşünerek zeytinin yetiştirilmesini bir bilim olarak nitelendirir. Zeytin öyle kıymetlidir ki; tarihin farklı zamanlarında bu ağacın korunması için çeşitli kanunlar çıkarılır.
Yunan mitolojisinde bir efsanede Atina şehrini hangi tanrının koruyacağı tartışma konusu olur. Tanrıların tanrısı Zeus bu durumu çözmek için tanrılar meclisini toplar ve der ki: “Bu şehre en değerli hediyeyi kim verirse bu şehri o koruyacaktır.” Deniz Tanrısı Poseidon denizlerden hızlı ve güçlü, savaşlarda çok yarar sağlayabilecek bir at çıkarır. “Bu atlarla dünyanın her yerine gider, ordular kurar, fetihler yaparsınız” der. Akıl, bilim ve sanat tanrıçası Athena ise aşıladığı bir yabani zeytin ağacını hediye eder. “Bu ağaç büyüyecek ve yüzyıllarca yaşayacaktır. Bu ağacın meyvesi ile beslenecek, yağının olağanüstü lezzeti yemeklerinize geçecek, sizlere şifa verecek ve gecenizi aydınlatacak” der. Yarışmayı Athena kazanır ve koruduğu bu şehre adı verilir. Efsanede at göçebeliği ve savaşı temsil ederken zeytin ağacı yerleşik düzeni, barışı, aklı ve medeniyeti simgelemektedir.
İşte bu iki kadim ağaç kadim dost beraber kullanıldığında daha da mucizeviler. İncir ve zeytinyağının insan sağlığı için faydaları tartışılmaz. Ayrıca iyi bir zeytinyağını anlamak için eskiler kuru inciri ikiye ayırıp zeytinyağına bandırıp kalitesini anlarlarmış. Eskilerde tüm zeytin bahçelerin de bahçenin büyüklüğüne göre İncir ağaçları varmış. Bunlar Zeytin sineği zararlısını ballı haliyle çekerek zeytini korurmuş. Eski bahçelerden incir ağaçları sökülüp atılmış. Şimdi kimyasal ile zeytin sineği mücadelesi yapılıyor. Ama şimdilerde tekrar gündemde Zeytin bahçelerine incir ağacı dikmek.
Kuru inciri bir gün natürel sızma zeytinyağında bekletip sabah aç karnına yiyiniz. Özellikle balgam söktürücü, öksürük, astım için önerilmektedir. (şeker hastaları için doktorlarına sormadan kullanılması ön görülmez)
Lifli içeriğiyle incir, kabızlığı giderip bağırsakların hızlı bir şekilde hareket etmesini sağlıyor. Zeytinyağı ise bağırsak iç yüzeyini yeniliyor.
B2 vitaminleri içeren kuru incir, zeytinyağı formülü hafızayı ve sinir sistemini güçlendirir. İncir’deki A, E, K gibi birçok vitamin açısından zengindir. Ancak bu vitaminler yağda erirler. Bu vitaminlerin kana karışabilmesi için zeytinyağına ihtiyaç vardır.
İşte İki Kadim dost yüzyıllardır beraberler ve sifalarını beraber olarak insanoğluna sunuyorlar.

Yorum Yok